Topkapı Sarayı içerisindeki has bahçelerden bir tanesi olarak bilinen Gülhane Parkı, hiç şüphe yok ki İstanbul ilinin en ünlü en fazla ziyaret gerçekleştirilen İstanbul Parklarından bir tanesidir. Uzun bir zaman boyunda bakımsız kalmış olmasından dolayı 2003 senesinde bir takım düzenlemeler yapılarak semt sakinlerinin dinlenme konusunda isteklerinin olduğu, bir ağacın gölgesi altına uzanmış olduğu ve temiz havasından faydalanılmakta olduğu bir mekana döndü.
Yaklaşık olarak 100.000 metrekarelik bir alana sahip konumda yer alan Gülhane Parkı, Lale festivalleri esnasında da en renkli hallerini almış oluyor. 400 senelik bir zaman boyunca Osmanlı sarayı bahçesi olarak kullanıldıktan sonra 1912 senesinde Cemil Paşa zamanı içerisinde bir parka dönüştürülüp halka açılmış oluyor. Tekrar o dönemler içerisinde Cemil Paşa; Kısıklı Parkı ile birlikte Sultanahmet Parkı ve de Yıldız Korusu benzerindeki pek çok bahçeyi halka açmış bir durumdadır.
Gülhane Parkı’nın kapısından girdiğiniz zaman meydandaki yol ikiye ayrılmakta. Bir tanesi parkın iç kısmına ötekisi de Topkapı Sarayı Müzesi ile birlikte İstanbul Arkeoloji Müzesi‘ne gitmekte. Gülhane Parkı’yla alakalı bir giriş ücreti bulunmuyor. Özel arabasıyla gelecekler ise etrafta bir otopark bulmalıdır. Otoparklar için ücretler ortalama olarak 10 Türk Lirası ila 15 Türk Lirası seviyelerindedir.
Nasıl giderim?
Gülhane Parkına ulaşabilmek amacıyla pek çok alternatif yer almaktadır. Size en kolay ve herkesin tercih ettiği en kısa yoldan ulaşım metro ve tramvay hatlarını kullanmak olacaktır.