Farklı hiçbir şeye benzememekte olan etkileşimli bir müze olarak öne çıkan Historium, Brugge kentinde yer alan en önemli yerlerinden bir tanesidir. Kendinizi adeta bir ortaçağ filminde hissedebilecek olduğunuz bu müzenin sevenleri de bir hayli fazla. Bundan dolayı da yaz ayları içerisinde fazlasıyla kalabalık olabilmektedir. Mümkün ise müzeyi ziyaret etmek amacıyla öğleden sonraki zaman dilimini tercih etmenizde yarar var. Her bir turistin sabah erken saatlerde gitmeye başladığı bu müze, bazen çok bunaltıcı olabilmekte. Kentte yer alan pazar meydanına da çok yakında yer alan bir Neo-Gotik tarza sahip bir bina üzerindeki bu müze, 1 saat süren eşi ve benzeri olmayan bir tur deneyimi sunmuş oluyor. Öte yandan bu müze çocuk dostu bir müze olmasından dolayı da öne çıkmaktadır. Çocukların sevebilecek olduğu tarzda çok önemli sergiler de, ailecek Brugge kentine seyahat gerçekleştirmiş olanların en fazla sevdiği şeyler arasındadır.
Brugge kentindeki en fotojenik köprülerden biri olarak öne çıkan Bonifacius Köprüsü de, kent içerisinde görülebilecek en güzel yerler arasındadır. Özellikle de köprünün bulunmakta olduğu yerden görebileceğiniz özel manzara da çok harika.. bu bölge, Brugge kenti içerisinde görülebilecek en romantik yerlerin arasında bulunuyor. Çarpıcı durumda bulunan tarih ile birlikte sıcak romantizmin karşı koyulamaz birleşimi nefesinizi kesmeyi başarabilir. Pitoresk kanallar üzerinden bir tanesi boyunca bulunan Arentshof, yüksek durumda bulunan ağaçlarının yanı sıra gizli bankları ile birlikte gizemli sanat eserleri ve de Meryem Ana Kilisesinin yanı sıra Gruuthuse sarayı üstündeki harika manzarası sayesinde komple benzeri olmayan bir atmosfer yaratmayı başarmış oluyor